2020 yılı yıkım yılı olmuştu. , Suriye´deki pkk/pyd hareketleri ve füze atışları, Suriye, Libya Antlaşmaları, Rusya ile yoğun ilişkiler ve Azerbaycan_Ermenistan savaşı nedeniyle yoğun görüşmelerinin yanı sıra, depremler, yangınlar, sel baskınları ve cığ düşmeleri zaman zaman insanlarımızı bunalttı. Kadın ve çocuk cinayetleri, yoğun trafik kazaları, göçmenlerin durumunun yanı sıra, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de covit19 korkusu ve baş etme mücadelesi devam ediyor. Sokağa çıkma kısıtlamaları ile evden dışarı aylarca çıkmayıp hareketsiz kalan bazı insanlarımızda psikolojik rahatsızlıklar başladı. Ekonomik sıkıntılar ve pahalılığa ilaveten yurdumuzdaki siyasi kargaşa, anlayışlı ortamın temin edilememesi insanlarımızı geriyor ve huzursuz ediyor?
İşte böyle bir ortamda, 10_20 bin tl. maaş alıp devletin lojmanında oturan, altındaki araba, şahsının ve evinin koruması devletten ve yurt içindeki tüm ordu teşkilatlarından faydalanan, yani elini sıcak sudan çıkarıp soğuk suya dokundurmayan, tuzu kuru, yokluk bilmeyen 104 emekli amiral, rahatlık batmış olmalı ki, 4 Nisan gecesi buram buram darbe kokan bir bildiri yayımladılar?
Kamu oyunun çoğunluğunun anladığı şekilde demokrasiyi hedef aldığı söylenen bu bildiriye, toplumun her kesiminden şiddetle karşı çıkıldı. Her yönüyle huzura ihtiyacı olan toplumun rahatını bozması normal görülemez. Haddini aşan toplumun huzurunu bozup düşmanı sevindiren bu bildiri sahipleri, elbette bedelini de ödemek zorunda kalacaklar.
Nitekim Cumhuriyet Savcısı hemen soruşturma açtı ve ilk etapta 10 emekli amiral göz altına alındı. Amirallerin ? lojmanda oturma ´ ve ? koruma ´ bulundurma hakları ellerinden alındı. Bildirinin çok yönlü araştırılması bekleniyor. Yeni gelişmeler ve sonuçları soruşturma sonunda belli olacak?
Konu ve hedef demokrasi ve huzuru bozulmak istenen Türk Milleti olunca, bundan önceki darbe ve denemelerinin yankıları, zararları adım adım tüm kamu oyunu sarmış ve herkes hissesine düşen zararını ve çilesini çekmiş olduğundan; tüm kamu oyunun, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin ayağa kalkıp şiddetle kınaması beklenirken, yine beklenen olmadı. Bilhakis her konuda olduğu gibi çatlak seslerin duyulması devam etti. Yer yer darbe anlamına gelmediği ile ilgili savunmalar, ne kadar samimi bilinmez ama hoş görüyle yaklaşanlar görüldü?
Bildiriyi imzalayan isimlerinin açıklanması ile bazı gerçekler su yüzüne çıkmaya başladı.
104 amiralin, bu bildiriyi bir yere toplanarak mı imzaladıkları, yoksa, imzaların gezerek mi alındığı bilinmemekle beraber, tabi olarak zamanla bu konular açığa çıkmış olacak. Fakat şimdiden bildirinin ?ilk sırasındaki amiralin´ İyi Partili bir yetkilinin olduğu ve ayrıca imzalayanlar arasında Chp´ye üye dört amiralin varlığı, dikkatlerin bu partilere yönelmesini sağladı.
Ana muhalefet Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu´ nun hemen ilk gün, ? sahte gündem´ diye yorumlaması ve devamında, ?emekli amirallerin ne güçleri var, nerede görülmüş emekli amirallerin darbe yaptıkları?´ gibi savunmaya geçmesi, siyasi ortamı tamamen gerdi. Doğal olarak Cumhurbaşkanı ve Akp yetkililerin peş peşe, ?bildiri buram buram darbe kokuyor´ açıklamalarıyla Kemal Kılıçdaroğlu köşeye sıkıştı. Bir ara ?gündemimizde işsizlik var´ diye gündem değiştirmeye kalksa da, kaçacak yeri kalmadı? Çıkış yanlış olursa manevra alanı kalmıyor. Halbuki mertçe ?biz darbeyle değil seçimle iktidara geleceğiz, darbenin her türlüsüne karşıyız´ diyebilseydi, hem siyasi ortam yumuşar, ortalığı hoş görü kaplar, hem de Kemal Kılıçdaroğlu hedef olmaktan kurtulmuş olurdu.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener geç de olsa, bildirinin tamamen bir ?zevzekliktir´ açıklaması ile başladı ama ?bu benim şahsi görüşümdür´ demeyi de ihmal etmedi. Çünkü parti üyelerinden bildiriye destek verenler olduğu gibi, bildiriye karışan üyelerinin de varlığı söz konusuydu. Yavuz Ağıralioğlu, bildiride darbe iması olduğunu ve rahatsızlık duyduğunu söylemesine rağmen, Aytun Çıray, ?bir teğmen olarak altına imzamı atıyorum´ diye bildiriye desteğini belirtti. Bildiriyi bizzat yazdığı söylenen, listenin 1. Numarasındaki Ergün Mengi´nin de İyi Partili olması düşünüldüğünde, parti görüşünün ne olduğu net olarak anlaşılamadı.
Bildiriye destek veren vermeyen, anlamına darbe iması yükleyip yüklemeyenler düşünedursun? Bildirideki fikirlerin radyodan, bir tv. kanalından okunması veya bir amiralin çıkıp röpörtaj şeklinde ifade etmesi halinde suç olarak görülemeyeceği, fakat gece yarısı yayımlanması ve darbeye meydan açma gayreti güttüğü, daha önceki darbe girişimlerinin imasını taşıması nedeniyle buram buram darbe koktuğu anlaşılmaktadır?
Yeniden buluşma dileği ile?
Saygılarımla?
İhsan YELKEN.
