Akşam insanların eğlencesi tv. izlemektir. Bazen 3-5 haber kanalı insanları bilgilendirme adına çok güzel oturumlar düzenliyor. Oturumlarda her siyasi görüşü temsil edebilecek kişilerin olması, konuşulan konu hakkında çok yönlü bilgi edinmemizi sağlıyor. Oturumun teması hakkında alternatif çözüm olabilecek düşünce ve fikirleri dinleyerek akıl mantığından geçirerek fikrimizi olgunlaştırıyoruz.
Fakat aylarca haber kanalları gündemlerine 6'lı masayı almış, devamlı onunla ilgili oturum düzenliyorlar.
6'lı masanın ortak adayı kim olacak? Bugüne kadar 6'lı masadaki siyasi parti liderleri 6 kez toplandılar. Basına kapalı saatlerce içeride sohbet edip hiç bir açıklama yapmadan dağıldılar. Çok yerde ne konuşulduğu hakkında tek cümle izah edemediler. Araştırmalar yaptık, analizler yaptık gibi anlaşılması zor cümlelerle geçiştirildi.
Fakat bu, 'konuşulup sonuca ulaşmayan, toplanıp/sessizce dağılma' konusu bir yıldır gündemden düşmüyor. Hemen hemen aynı kanallarda aynı şahısların oturumları devam ediyor. Konuşmacı olarak katılanlar hemen hemen her daldan var. Gazeteciler, siyasetçiler, araştırmacılar, avukat ve hukukçular, doçentler, profesörler.. Konuşmacılar genellikle aynı yani bir önceki oturumdaki konuşmalarındaki bilgileri ile yetiniyorlar. Eğer günlük o konu hakkında bir gelişme olmuş ise, soru üzerine yeni yorumlar getiriyorlar.
Kısaca kendi adıma söyleyim izleyici de aynı konuları izlemekten bıktı, usandı ama tv. kanalları usanmadı. Sahne aynı, bir gelişme, bir ilave olmadığı gibi hiçbir emek de gerektirmiyor. Dolayısıyla tv. kanalları için ek bir masraf yok sanırım.
Maalesef iki kutba ayrılan ülkemizde bu gibi oturumların fikrimizin gelişmesinde hiç bir faydası olmuyor. Çünkü kim olacağı ile ilgili bir yöntem sunulamıyor. Bilmem 'ne toplantısında şöyle' dedi gibi tek cümle hatta tek kelime ele alınarak sonuca ulaşılamaz. Maalesef hiç bir konuşmacı da, birinci ağızdan alınan sıcak bir bilgi sunmayı düşünmüyor veya mümkün olmuyor. Böyle olunca da sonuç çıkma ihtimali kalmıyor.
Bilindiği gibi 6'lı masadaki liderlerin anlaştığı tek konu, Recep Tayip Erdoğan karşıtlığıdır. Güçlerini birleştirip iktidarı yıkmaktır. Yine Erdoğan karşıtı olun, yine onu yıkmak için beraber mücadele edin, ama oturun baştan hangi fikirlerde birsiniz, berabersiniz ülke sorunlarını nasıl çözeceksiniz anlaşın. Seçmeninizin karşısına bir fikir olarak çıkın. Böyle bir çalışma da yapamıyorlar. Çünkü muhalefetin her konuda mutabık kalmaları imkansız gibi görünüyor. HDP de dışarıdan 'talimat' niteliğinde şartlar ileri sürüyor. 'Şunlar aday olamaz' diye sıkıştırarak istedikleri adaya yönlendiriyorlar. HDP'nin oyu alınmadan iktidarın gitme ihtimali olmadığı için, 6'lı masa sahipleri azami dikkat gösteriyorlar, onları ürkütmemek için çok şeyi susarak geçiştiriyorlar.
Bana göre 6'lı masa, söyleyecek sözü olmayanların planlı şekilde milleti oyalamak için uydurulmuş bir bahaneler yumağıdır.
Cumhurbaşkanı adayı belli olmuş olsa, toplum milli konulardaki düşüncesini öğrenmek isteyecektir. Öyle ya, cumhurbaşkanı olup ülke yönetecektir. Terör, terörist konusunda ne düşünüyor? Suriye, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de petrol çıkarılması hakkında ne düşünüyor? Rus liderinin Türkiye'de büyük doğalgaz deposu teklifine ne diyecek? Amerika kışkırtması ile Ege'deki Yunan şımarıklığını nasıl çözeceksin? Azerbaycan'a, Türk Dünyası hakkındaki düşüncelerin nelerdir? Türk Milleti elbette bu konular hakkında cumhurbaşkanı olacak kişinin düşüncelerini öğrenmek isteyecek ve ona göre oyunu kullanacaktır.
Cumhurbaşkanı adayının belirlemesi bu derecede önemlidir. Seçim tarihinin ilanından sonra açıklandığı zaman, bu konular hakkında bilgi edinmek zor olacaktır. Seçimin gürültüsü ile herkes oy peşine düşeceğinden, cumhurbaşkanı adayının fikri, düşüncesi öğrenilemeyecek, milleti tanımadığı adaya oy vermeye zorlanacaktır.
Güzel yurdumuzda, rahat ve huzurlu yaşamak istiyoruz. Milletimizin buna ihtiyacı var...
Yeniden görüşmek ümidi ile...
İhsan YELKEN.
