O akşam, erinmeden mezarlığa gittim. Kıyaslama yapacağım. Mezar taşları durduğu yerde duruyorlardı. Hareketsizdiler. Cansızdılar.
Ya Tarih Parkı öyle miydi?
-?Dilde, fikirde, işte birlik!? diyen İsmail GASPIRALI´yı gördüm.
-?İslâm ümmetindenim, Türk milletindenim, hars/kültür medeniyetindenim.?
-?Bir ülke istiyorum fabrikalarında tüten duman Türk´ündür/Çarşısında pazarında dönen sermaye Türk´ündür.?
-?Beynelmilel âletlerle millî ruhu yoğurmak, millî ruhu işlemek ve millî ruhu yontmak gerekir.?
diyen, umut aşılayan M. Ziya GÖKALP oradaydı.
?-Söz ola kese savaşı/Söz ola bitire başı/Söz ola ağulu aşı/Bal ile yağ ede bir söz.?
?-Yunus Emrim bu sözü eğri bağrü söyleme/Seni sığaya çeken bir Molla Kasım gelür.?
?-Ana rahminden çıktım pazara,/Bir kefen aldım döndüm mezara.? diyen alçakgönüllü miskin Yunus oradaydı.
-?Millî bir edebiyat vücuda getirmek için evvela millî bir lisan ister.? diyen Ömer SEYFETTİN de hazırdı.
-?İnanma insanların samimiyetine,/Menfaat hissi ile gelirler vecde./Eğer, vaat etmeseydi cenneti,/Allah´a bile etmezlerdi secde.?
-?Sahipsiz memleketin batması haktır/Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.?
-?Zulmü alkışlayamam zalimi aslâ sevemem/Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.?
-?İnmemiştir Kur´ân, bunu hakkıyla bilin,/Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için.?
?Cennetteki mürekkebe kalemini batırmış´ M. Âkif ERSOY da haykırıyordu.
?Ben öldüğümde, evde bir çuval un bulunursa onuyoksullaradağıtmadan beni mezara koymayın?
diyen Bozkır´ın Tezenesi´ni dinledim.
?-Edepsizlikte tekleriz/Kimi görsek etekleriz./Haktan da yardım bekleriz/Ne utanmaz köpekleriz.?
?-Geldik vatan kavgasına/Düştük rütbe yağmasına./Daldık dünya salasına/Ne utanmaz köpekleriz.?
?-Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten/Mürüvvetmend olan mazlûma elçekmez iânetten.?
?-Felek her türlü esbâb-ı cefâsın toplasın gelsin/Dönersem kahpeyim Milet yolunda bir azîmetten.?
Sızlanan, Vatan ve hürriyet şairimiz Namık Kemal oradaydı.
7 dil bilen, karanlık Ortaçağ´ı kapatıp Yeniçağ´ı açan F. S. Mehmet´i at üstünde gördüm.
Divan Edebiyatı´mızın en büyük şairlerinden FUZÛLδyi gördük.
Bolşevik Rusya´da bile heykeli dikilen muhteşem Fuzuli´mizi bize çok görenler de yok değildir.
Fuzûlî, 24 boy´a ayrılan Oğuz Türkleri´nin Bozok soy´una mensup olan Bayat boy´undandır.
Türk musikisindeki Bayat Makamı, işte bu boy´un adını taşır.
Fuzuli, Acemce divanının önsözünde Türk Milleti için:
?SELİKA-İ ASLÎ-İ MEN? demektedir. SELİKA kelimesi yaradılış, tabiat, hamur, maya anlamındadır. Yani ırk kavramını ifade eder.
Türkçe´yi de ?Selika-i Aslî´ye lisanı gösteren Fuzûlî, milliyetini belirtip şöyle dua etmektedir:
?EY FEYZ-İ RESAN ARAP VE TÜRK VE ACEM/
KILDIN ARABI EFSAH EHL-İ ÂLEM/
ETTİN FUSAHAY-İ ACEM İSA-DEM/
BEN TÜRK ZEBANDAN İLTİFAT EYLEME KİM.?
Türkçe şiir yazabilmek için DUA ediyor.
Duasında kendini ?ben Türk zeban´ diye takdim etmiştir.
?EİZZE ETRÂK Kİ CÜZ-İ ÂZAM TERKİB-İ ÂLEM?.
Milliyetini Araplıkla Acemliğe karşı savunan ve ırkını dünyanın en büyük ırkı bilen muhteşem bir Türkmen´dir.
Abdülhâk Hamid, ?Fuzuli olmasaydı Türk edebiyatı da olmazdı.? der.
-Devamında görüşmek dileğiyle.-