Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

İhsan Yelken


HERKES GERÇEĞİ GÖRÜN DİYORDA??.

Toplum olsun, şahıslar olsun kendi tezini haklı çıkarabilmek için, olan olayların hep kendi lehlerine uygun olan yüzlerini söyler ve okurlar.


Toplumun örf ve adetleri aşırı yıpranmış. Ortak sevinçleri ve gurur duydukları noktalar körlenmiş, gözlerinin gördüklerini fark edemez hale gelmişler. Nereye bakarsa baksınlar, herkesin gördüğü de farklı farklı? Mertlik namertlik anlamlarını yitirmiş?

Hangi toplumda yerini alırsan al, hangi siyasi partiyi desteklersen destekle ama vicdanı elinden kaçırma, mantık mütalaasını sakın unutma?

Görebildiğim kadarı ile suç ve hatalar şahısların olması gerekirken topluma mal edilir. Genellikle suçlu karşı taraftır. Hatalar da hep onlar kaynaklı. Onlarda mantıklı düşünme diye bir şey yoktur. Doğru söyledikleri bir söz, yaptıkları doğru bir şey de yoktur? O kadar kati ve keskin fikirleri var ki, sanki araştırılmış, tek tek incelenmiş daha sonra karar veriliyor gibi. Karşı taraf deyince kafasında bunlar çağrışır. Onların arasında beş para yapacak bir kişi bile yoktur? Bu kadar karamsarlık haa?

Ne yazık ki, zeytinyağı gibi hep su yüzünde duran, yalan söyleyen, kendini beğenmiş, bu topluma kambur olmaya devam eden, hiçbir şeyi beğenmeyip hep tenkit eden, kendisinin de yaptığı iyi bir şey olmayan asalak takımı hep ön plandadır. Lafla herkese ulaşıp, yalanla herkesin gönlünü alan fakat memnun edecek hiçbir faydalı işi olmayan bu kesimi, maalesef toplum başının üzerinde taşımaktadır?

Maalesef işini doğru yapan, yalan söylediğinde yüzü kızaran, görevini tam ve doğru yapıp övünmesini bilmeyen kimseleri de toplum dışlar, değer vermez. Onları pısırık görür, silik şahsiyetli görür. Değer verilmeyen bu gibi değerler kenarda kendilerini işine verir ve bazen olur ki, mesleğinin zirvesine çıkar. Kimseye küsmez, kırılmaz kendi bildiği yolda emin adımlarla yürür. Kimseden takdir edilmesini de beklemez?

Kimseden takdir edilmesini beklemez ama bu gibi kişilerin topluma ödenmesi gereken borçları vardır. Bu toplumun bir parçası olarak, toplumun imkanlarıyla yaşadılar, büyüdüler, iş sahibi oldular ve gelişerek olgunlaştılar. Yeni nesillere örnek olması gerekir. Meziyetlerine uygun yeni gençlerin yetişmesine emek vermesi gayret göstermesi gerekmez mi? Toplumun üzerine çöreklenmiş bu cehaletin yok olması adına çok şeyler yapması gerektiğini bilse bile, ilgisizlik belki de imkansızlıklar onu da kendini içe dönük anlaşılmaz bir sorun hale getirir?

Ne ekerseniz onu biçersiniz. Komşu kümesinden yumurta çalan evladınıza ? AFERİN´ derseniz, başka günlerde daha başka şeyleri çalmak için teşvik etmiş ve yalancı, dalavere bir evlat yetiştirmiş olursunuz. Hatta bazen evladınızın becerileri için gurur bile duyduğunuz anlar olur. Fakat siz, yine de çalıştığınız ortamda ? doğruluk´ nutukları atar, haktan, adaletten dem vurabilirsiniz. Emin olun, daha fazla sevilir daha fazla güvenilir bir kişi olursunuz. Zaten toplum özüne bakmaz hale gelmiş?

Toplum, ne zaman kötü örnek olabilecekleri dışlar, değer vermez, yüzüne bakılmaz duruma getirir; doğruluğu, doğru örnek olabilecekleri benimser, değer verir, bağrına basarsa, bakımsızlıktan, susuzluktan bugün cılız düşmüş eğrilmeye yüz tutmuş fidanlardan yarın güçlü bir orman türeyeceği bellidir.

 

SELAMLARIMLA...

 

17.9°