CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye´de bir ´Kürt Sorunu´ olduğunu iddia ederek, "Kürt Sorununu HDP ile çözerim" demesi, Türkiye gündemine yerleşti.
Tüm basım yayım kuruluşlarında, TV. kanallarında hep ´Kürt Sorunu´ konuşulmaya başlandı. Yazarlar ´Kürt Sorunu´ hakkında yazmaya ve herkes kendine göre çözüm yollarını sıralamaya başladı.
HDP eski eş başkanı Sezai Temelli, tweter hesabından Kılıçdaroğlu´na, ´ Demokratik çözümün adresi İmralıdır ´ hatırlatmasını yaptı. Hemen Selahattin Demirtaş devreye girerek, Temelli´nin cevabının aksine ´çözüm adresinin ve muhatabın ´ hdp´ olduğunu söyledi. Bu arada Hdp Eş Başkanı Mithat Sancar, ´Sezai Temelli arkadaşımızın söyledikleri şahsi görüşleridir´ demesine rağmen kendisi de ´ Öcalan´ adresini gösterdi. Zaten Mithat Sancar´ın, Şırnak´ta sık sık Cumhur İttifakını eleştirip, ´Öcalan´a özgürlük´ çağrısı yaptığı ve Türkiye´de bir Kürt sorununun var olduğunu ve çözüm adresinin de Hdp ve Öcalan olduğuna dair söylemleri biliniyor.
Bu arada İyi Partiden Müsavat Dervişoğlu´nun, Hdp´nin meşru bir parti olduğuna dair söylemi geldi. Meral Akşener de sessizliğini bozarak, Hdp´nin mecliste bulunduğunu ve meşru bir parti olduğunu itiraf etti.
Bu ne demektir, Hdp´yi ittifak içinde tutmaktan başka çareleri kalmayan, Kılıçdaroğlu ve Akşener´in önce ´Kürt Sorunu´ üzerinden Hdp´nin meşrulaştırılması sağlanacak ve böylece cumhurbaşkanı adayları üzerine Hdp´nin odaklanmasının güvencesi sağlanmış olacak.
Meral Akşener´in daha önce Hdp´yi Kürtlerin siyasi temsilcisi olarak görmesi ve Hdp´nin kapatılmasına karşı çıkması düşünülürse ´ İmralı´ çözümüne karşı çıkmayıp, sıcak bakabileceği yorumlarına neden oluyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli konu ile ilgili," Türkiye´de ´Kürt Sorunu´ diye bir sorun yoktur. Var diyen varsa kalbî Türk Milletiyle bir atmayan namertlerdir. Kılıçdaroğlunun iradesi rehin alınmış,vicdanı haczedilmiştir" dedi. "HDP´Yİ MEŞRU ORGAN GÖRMEK DEMEK, PKK´YI MUHATAP ALMAK DEMEKTİR" diye de ilave etti.
New York ´ta gazetecilerin sorularına verdiği cevapta Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, " Yok Kürt sorunu çözmektir, yok şudur, yok budur... Türkiye´de böyle bir sorun yoktur. Biz bu işi çoktan çözdük, aştık, bitirdik" dedi.
Görüldüğü gibi ´Kürt sorunu´ diye bir sorunun olmadığını söyleyenlere karşı, ´Kürt Sorununun´ varlığını kabul edip çözmek için yola çıkma hazırlığında olanlar da vardır.
Biz ´ Kürt Sorunu´nu hdp ile çözeriz diyorlar ama ne ise bu ´Kürt Sorunu´, ortaya koysalar da herkes öğrense. Faik Öztrak, kelimelerin üzerine basa basa, ´ ´konu hakkında bizim görüşümüz belli´ diyor ama bir türlü nedir bu ´Kürt Sorunu´ açıklayamıyor. Hiç olmadık yerde ortaya bir ´ Kürt Sorunu´ attıklarına bin pişman olmuşlar, izah edememenin ezikliğini yaşıyorlar.
Bakıyoruz Türkiye´mizin her köşesinde herkes hiç bir ayrım yapmadan yan yana çalışıyor, kardeşçe geçinip gidiyorlar. Türkiye´nin nimetlerini beraber yiyor, çileleri varsa beraber çekiyorlar. Aynı yasaya bağlılar, aynı seçme, seçilme hakkına sahipler, aynı kurumlarda aynı işi yapıyorlar, alışverişlerini aynı marketten alıyor, işe aynı otobüs ile gidip geliyorlar, bayramlarda beraber bayramlaşır, düğünlerde beraber oynar, halay çekerler. Aynı şeylere sahip olur aynı vergileri verirler. Ayrıları, gayrıları yok, nereden çıkarıyorlar böyle var olmayan bir ´Kürt Sorununu´?
Peki olmayan bir sorunu çözmek ne demektir? Bunu çözmek için gayret gösterenler bir hayal peşinde mi koşuyorlar, yoksa bizim bilmediğimiz bir şeyler mi vardır?
Ahmet Türk sorunu şu şekilde ortaya koymaktadır: " Kürt´ler bir halktır, dilleri vardır, kendi bölgelerini kendilerinin yönetilebilecekleri bir hakka sahip olmaları gereken bir irade ortaya çıktığı zaman bu sorun çözülür". Yani dilinin altında, gönlünde yatan anadil ve özerkliktir... Kısaca Hdp tarafının, Öcalan´ı dışarıda bırakan, anadil ve özerklik içermeyen bir çözüme yanaşmayacağı anlaşılıyor.
Peki biz bu sorunu çözeriz diye ortaya çıkanların amacı, Kürt´lerin anadilini kabul edip güneydoğu Anadolu bölgemize ´Özerk´ bir idare mi getirmek istiyorlar? Öyle bir niyet taşıyorlarsa halka açık açık söylenmesinde fayda var... Sanmam çözeceklerinden değil, ´sorun çözmek´ algısı kulağa hoş geliyor, insanı güçlü gösteriyor, üç beş fazla oy uğruna, Kürt kardeşlerimize hayal dağıtıyorlar.
Yeniden görüşmek ümidi ile...
Saygılarımla...
İhsan YELKEN.
