Düşünün, sayın okurlar bu bir "özerklik" adı altında Kürtlerin yani PKK ve HDP´nin bağımsızlık girişimi yani Türklerden ayrı yaşama girişimidir. Yapılan iş kanlı bir örgütün isteğinin Y-CHP tarafından kabul edilmiş olduğudur. Bu "özerkliğin" asıl istek noktası PKK terör örgütünün amaçları doğrultusunda alınmış olmasıdır. Ve bu amaç aynı zamanda PKK´nın isteği olduğu için resmi olarak aynı isteği programına alarak savunan HDP´liler ve de aynı "özerklik" maddesini savunurken Y-CHP´lilerinde kendine kuyruk yaptığı diğer küçük ve küçücük partilerle birlikte savunduğu "özerklik" maddesi PKK ve HDP yani ayrılıkçı bölücüler için bir kurtuluştu. Çünkü PKK´lıların ve HDP´lilerin onların istediği maddeyi savunan partiler böylece çoğalmıştı.
Lütfen Y-CHP´liler bunun ne anlama geldiğini açıklasın. Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce PKK´nın ortaya çıkarttığı "özerklik" hususunda HDP´yle aynı şeyleri düşündüğünü yani aynı kafada olduğunu cümle aleme gösteriyor. Ve bunların hain planlarına inanan inanıyor.
Cumhuriyet gazetesi bu durumu görmüş olmalı ki dün sayfalarının hepsinde hemen her yazarından Muharrem İnce pohpohlaması vardı. Böyle zoraki işler yazarları da zor durumda bırakıyor. Bilmiyorlar ki Milliyetçi Hareket Partisinden boş beklemek en büyük hatadır. Bunu anlamadılarsa yıllarca Milliyetçi Hareket Partisinde görev yapmış insanların dün kesinlikle diye karşısında durdukları"özerklik" konusunda bugün sessizce baş sallayıp kendilerinin de bu bölücülük maddesini kabul ettiklerini söylüyorlar. Bu burum Koray Aydın ve Müsavvat Dervişoğlu gibilere yakışıyor mu hiç.
AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın gitmesi için her şeyi yapacaklarını söyleyen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, CHP´nin "özerklik" konulu vaatlerine övgüler yağdırdı.
Buldan, CHP´nin seçim beyannamesinde bulunan ve HDP´nin de vaatleri arasında yer alan konuyla ilgili ´´CHP´nin Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartnamesindeki bazı çekincelerin kaldırılması noktasında bizimle aynı noktaya gelmesi sevindirici bir durumdur" dedi.
Buldan, ´´Demokratik Özerklik dediğimiz mesele tam da budur. CHP´nin bu çekincelere karşı çıkması anlamlıdır.´´ diyerek CHP´nin HDP ve terör örgütü PKK´nın dile getirdiği vaatler konusunda geldiği noktayı gözler önüne serdi. Terörle mücadeleye darbe çabası "Koruculuk Sistemi" kalkacak diye belirtmektedirler.
CHP yaptığı şark kurnazlığıyla nasıl da boş olduğunu HDP´nin yapacağız dediklerine başka bir seçim başlığı içinde yer vermiş olmasıdır. CHP´nin seçim beyannamesinde yer alan, terör örgütü PKK ve destekçilerini sevindiren tek vaadi "özerklik" değil. Yine beyannamede, "Yasakçı Politikalara Son" başlığı altında, ağırlıklı olarak silahlı eğitim almış bölge halkından oluşan ve terörle mücadelede etkin rol üstlenen ´´Koruculuk sistemini´´ kaldırma sözü de verdi.
CHP Atatürk´ten sonra Y-CHP olmuştur. Amaç hem dinimizi kötüleyerek Türk Milletini dinimizden soğutmaya çalışmıştı. "CHP´nin ünlü başvekili (1943-1946) Şükrü Saraçoğlu, okullara din dersi konulmasını isteyenlere karşı şöyle çıkışır:
-"Şuna emin olunuz ki, memlekete kızıl tehlike bu sefer Muhammedin bayrağı altında sokulacaktır" (Tövbe tövbe) diyerek halkımızı nasıl dinimiz Müslümanlığın karşıtı yapmaya kalkmışlardır.
Geçmişte alenen din düşmanı olduğunu gösteren Y-CHP bugünde birlik içinde tek vatan olmamızı istemiyor. Oysa ne kadar istemezlerse istesinler gerçekler muhakkak olacaktır. Allah´ın izniyle kıyamete kadar Türk varlığı sürdürülecektir.
Sağlıcakla kalın!
