Türkiye Haber-İş Sendikası Sincan Baş Temsilcisi Osman Özdemir 1 Mayısla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi;
Küresel salgın şartlarında fedakarca çalışmak durumunda canlarını ortaya koyanlara, Selam olsun.
Artan sorunlarımızı dile getirmek ve ortak mücadelemizi güçlendirmek amacıyla 1 Mayıs´ta;
Adımız, inancımız, ten rengimiz, yaşam biçimlerimiz, yaşadığımız şehir, çalıştığımız işyeri farklı olsa bile işçi/emekçi olmanın ortak paydasında buluşarak alanlarda oluyorduk.
Bu yıl da Dünya üzerinde etkisi artarak devam eden Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle 1 Mayıs´ta Alanlarda Bir Arada Olamasak da Her Yerde Birlikteyiz.
Covid-19 Meslek Hastalığı Sayılmalıdır
Ülkemizin bize ihtiyacı olduğu her an da, her alan da biz ülkemizin yanındayız ve olmaya devam edeceğiz. Salgın hastalık sürecinde her yerde işçi arkadaşlarımız; gece gündüz demeden mümkün olduğunca tedbirlerini alarak canını hiçe sayarak, ekonomi ve ihtiyaçlar sekteye uğramasın diyerek çalışıyorlar. Fakat salgın hastalık sebebiyle işyerlerinden hastalığa yakalanarak hayatını kaybeden arkadaşlarımız var. Rahmetle anıyoruz. Covid-19 bir an önce meslek hastalığı sayılmalıdır.
Ücretsiz izine Çıkarılan Emekçilere Yeterli Gelir Desteği Sağlanmalıdır.
Salgın, bazı işverenlere adeta bulunmaz bir fırsat verdi. Salgın, işçi hak ve özgürlüklerine el uzatılması için ?meşru? gerekçeymiş gibi görüldü. Ücretsiz izine Çıkarılan Emekçilere Yeterli Gelir Desteği Sağlanmalıdır.
İş ve gelir güvencesi zayıflatıldı. 17 Mayıs 2021 tarihine kadar uzatılan işten çıkarma yasağına rağmen 4857 sayılı İş Kanununun 25 madde 2. fıkrasını muvazaalı bir şekilde uygulayan işverenlere karşı denetim ve yaptırım getirilmelidir. Kamuoyunda ?Kod 29? olarak da bilinen bu muvazaalı uygulama ortadan kaldırılmalıdır.
Vergide Adalet İstiyoruz
Toplumun büyük bölümünü oluşturan ücretli, emekli, iktisaden dar ve sabit gelirli geniş halk kesimlerinin geçim koşullarını göz önünde bulunduran bir vergi politikası istiyoruz. Vergide ?az kazanandan az, çok kazanandan çok? ilkesinin geçerli olmasını talep ediyoruz.
Yaşadığımız sorunları mücadeleyle aşmamız gerekiyor. Ancak, aramızdaki yapay ayrımları ortadan kaldırıp birlik olduğumuzda mücadeleyi kazanma şansımız ortaya çıkıyor. Ekonomik kriz satın alma gücümüzü her geçen gün düşürüyor. Birbiri ardına gelen zamlar emekçilerin belini büküyor! Bizler için temel gıda maddeleri dahi artık ?lüks? haline geliyor!
Küresel ekonomik krizin bedelini yine çalışanlar ödemesin
Bu sorunlarla mücadele için emekçilerin en önemli gücü örgütlenmek, sendikalaşmak. Sendikaların önemli savunma aracı sosyal devlet politikalarıdır.
Artık terk edilmesi gereken yaklaşım ise yeni-liberal anlayıştır. Üretimle sağlanan milli gelir artışı, bunu sağlayan geniş kesimlere adaletli dağılmalıdır. Yani fakirden alıp zengine değil, zenginden alıp fakire vermeli. Sosyal devlet yeniden ve daha güçlü bir şekilde yaşama geçirilmelidir. Büyük bedeller ödeyerek haklarımızı kazandık. Küresel ekonomik krizin bedelini yine çalışanlar ödemesin. Fedakarlık yine bizden beklenmesin.
Ve diyoruz ki;
EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILMAYA HAYIR!
COVİD-19´UN MESLEK HASTALIĞI SAYILMAMASINA HAYIR!
KIDEM TAZMİNATI SALDIRILARINA HAYIR!
KİT´LERDE KADROSUZLUĞA HAYIR!
İŞ CİNAYETLERİNE HAYIR!
SENDİKAL ÖRGÜTLENMEDEKİ BASKILARA HAYIR!
İŞSİZLİĞE VE İŞTEN ÇIKARMALARA HAYIR!
YAŞASIN 1 MAYIS
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİK MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ
