Kaynayan buğdaylar, güneşte kurutulduktan sonra bulgur ve yarma olarak paketlenerek MAKKOP markası ile satışa sunulacak.
Reçelden salçaya kadar birçok ürünü geleneksel yöntemlerle üreterek, tüketicilerle buluşturan Mamak Kadın Kooperatifi, ata mirası tohumdan sarı buğdayı da bin bir emekle işleyerek sofralara ulaştırıyor. Mamak Kadın Kooperatifi üyesi on kadın, sarı buğdayı titizlikle yıkayarak, odun ateşi üzerindeki kazanlarda geleneksel yöntemle kaynattı. Kaynatılan buğdaylar güneşte kurumaya bırakıldı. Kuruma işleminin gerçekleşmesinin ardından öğütülecek buğdaylar, paketleme ve etiketleme işlemlerinden sonra bulgur ve yarma olarak satılacak.
Dev kazanlar kuruldu
Asırlardır devam eden bulgur kaynatma geleneği güncelliğini koruyor. Özellikle kırsal kesimlerde vazgeçilmez gıdalardan olan bulgur, yine büyük kazanlarda kaynatılarak, sofralardaki yerini alıyor. Her yıl hasattan sonra Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında tekrarlanan bulgur kaynatma geleneği Mamak’ta başladı. Mamak Kadın Kooperatifi üyesi kadınlar tarafından Mamak Belediyesi Üreğil Millet Bahçesi’ne kurulan büyük ocaklarda bir ton bulgur kaynatıldı.
Hem zahmetli hem keyifli
Yapılan işlemin hem zahmetli hem de keyifli olduğunu belirten kooperatif üyesi emekçi kadınlar, tüketiciler için yerel ve yöresel ürünlere öncelik verdiklerini belirterek, “Bu çok kıymetli bir ürün. Kunduru cinsi ata tohumundan yetişen buğdaydan olunca da çok daha kıymeti artıyor. Önce buğdayımızı güzel bir şekilde yıkıyoruz sonra dev kazanlarda kaynatıyoruz. Çıkardıktan sonrada seriyoruz. 2-3 gün kuruduktan sonra değirmene götürüp bulgur elde ediyoruz. Bu zahmete katlanmamızın nedeni köy usulü yapılan bulgurun lezzeti ve damakta bıraktığı tat hazır bulgurdan kat kat daha güzel olması. Bu kıymetli ürünü yöresel şekillerde işleyerek, bulgur olarak talep edenlere sunacağız” diye konuştular.