Dr. Ünlü, "Pre-diyabet, bozulmuş glikoz toleransı veya bozulmuş açlık glikozu isimlerle de bilinen hastalık, zamanında müdahale edilmediği takdirde diyabete yol açıyor" dedi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi´nden Dahiliye Uzmanı Dr. Yalçın Ünlü, normalde 100 mgdl´nin altında olması gereken açlık şekerinin, 100-125 mgdl oranında görülmesinin ´Gizli şeker´ hastalığına işaret ettiğini bildirdi. Dr. Ünlü, bu oranın 126´nın üzerinde olmasının ise yüksek diyabet göstergesi olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Gizli şeker´ tanısının konmasında bir diğer yöntem olan Oral Glikoz Tolerans Testi (OGTT) ile de açlık kan şekeri alındıktan sonra glikozdan zengin içecek içiliyor, 2 saat sonra tekrar ölçüm yapılıyor. Kan şekeri normal ise ikinci saatte 140 mg/dl´nin altında olması gerekiyor. Ancak 140-1999 mg/dl arasında görülüyor ise bu gizli şekere işaret ediyor. İnsülin direnci de gizli şekeri destekliyor."
45 YAŞ ÜSTÜ VE KİLOLU KİŞİLER RİSK ALTINDA
Gizli şeker olan hastalarda kilo kaybı, fiziksel aktivite ve diyet gibi yaşam tarzı değişikliklerinin yüzde 58 oranda Tip 2 diyabetli olunmasını önlediğinin veya geciktirdiğinin bilindiğini vurgulayan Dr. Yalçın Ünlü, şunları kaydetti:
"Gizli şeker hastalarında sağlıklı kişilere göre kalp krizi riski yüzde 50 daha fazla oluyor. Fazla kilolu, 45 yaş üstü, yüksek tansiyonlu, düşük HDL kolesterollü, yüksek trigliseridli, ailede diyabet hikayesi olan şahıslar risk altında bulunuyor. Bu kişilerin mutlaka gizli şeker yönünden araştırılması gerekiyor. Yüksek riskli kişilere 3 ayda bir, gizli şekeri olan kişilere ise yılda bir kontrol yapılması öneriliyor. Şeker hastalığının bu erken dönemde kan şekerinin düşmesine bağlı hipoglisemi belirtileri ise, yemeklerden sonra belirginleşen yorgunluk hali, ağır yemeklerden sonra uyuklama hali, terleme ve bitkinlik, ani parlama, sinirlilik, sık tekrarlayan enfeksiyonlar olarak sıralanabilir."
Gizli şekerden kurtulmanın yolunun düzenli yürüyüş olduğunu da bildiren Dr. Yalçın Ünlü, "Haftanın 5 günü 30 dakika düzenli yürüyüş veya egzersiz yapmak vücut ağırlığının yüzde 5-10´nun kaybedilmesini sağlıyor. Bu da pre-diyabetten; yani gizli şekerden diyabete geçişi önlüyor veya geciktiriyor. İlaç tedavisi de bu seyir üzerinde etkili oluyor" dedi.