IMF TÜRKİYE BÜYÜME BEKLENTİSİNİ ARTIRDI

IMF TÜRKİYE BÜYÜME BEKLENTİSİNİ ARTIRDI

IMF´nin, Arjantin´in Buenos Aires kentinde 19-20 Mart tarihlerinde düzenlenecek, G-20 ülkeleri Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Guvernörleri Toplantıları öncesinde hazırladığı "Küresel Beklentiler ve (Ekonomi) Politika Zorlukları" başlıklı Gözetim Notu

IMF Not´ta dünyaya göçmen krizlerine kaynağında yönelmede ve alıcı ülkelerdeki göçmenlerin entegrasyonundaki başarısızlığın sosyal gerilimleri artırabileceği uyarısında bulundu.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye için 2018 büyüme öngörüsünü yüzde 4.3 olarak açıkladı. IMF, göçmen krizlerine kaynağında yönelmede ve alıcı ülkelerdeki göçmenlerin entegrasyonundaki başarısızlığın sosyal gerilimleri artırabileceği genel uyarısında bulundu.

IMF´nin, Arjantin´in Buenos Aires kentinde 19-20 Mart tarihlerinde düzenlenecek, G-20 ülkeleri Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Guvernörleri Toplantıları öncesinde hazırladığı "Küresel Beklentiler ve (Ekonomi) Politika Zorlukları" başlıklı Gözetim Notu´nda bazı ülkeler ve ülke grupları için büyüme öngörülerine yer verildi.

IMF TÜRKİYE İÇİN BÜYÜME TAHMİNLERİNİ SÜREKLİ YÜKSELTTİ

IMF Ekim 2017´de yayımlanan "Dünya Ekonomik Görünüm" raporunda Türkiye´nin bu yıl yüzde 3.5 büyüyeceğini öngörmüştü.

IMF, G-20 zirvesi öncesi yayımladığı notta bu tahminin yüzde 0.8 oranında artırılarak yüzde 4.3´e çıkarıldığını duyurdu. IMF, rakamın Ocak 2018 Dünya Ekonomik Görünüm Raporu Güncellemesi´ne dayandırıldığını bildirdi.

2019 için de yüzde 4.3 olarak öngörülen büyüme tahminleri her iki yıl için yüzde 0.8 artırılmış oldu.

IMF, Şubat ayında ise 4. Madde Konsültasyon´uyla ilgili açıklamasında Türkiye´nin bu yıl yüzde 4 büyümesinin beklendiğini duyurmuştu.

Tahminler gerçekleşirse Türkiye bu yıl Hindistan (yüzde 7.4), Çin (yüzde 6.6), Endonezya (yüzde 5.3)´dan sonra yüzde 4.3 ile dünyanın en hızlı büyüyen 4. ülkesi olacak. Ancak bu rakam yükselebilir. Nitekim OECD geçtiğimiz günlerde yayımladığı raporda Türkiye´nin bu yıl yüzde 5.3 büyüme sağlayacağını tahmin etmişti.

Küresel ekonomi bu yıl yüzde 3.9 büyüyecek. Tahmin Ekim´e göre yüzde 0.2 yükseltildi.

Avro bölgesi yüzde 2.2; yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ülkeler ortalama yüzde 4.9, AB hariç G-20 yüzde 4, gelişmiş G-20´ler yüzde 2.3, yükselen G-20´ler yüzde 5.4 büyüyecek.

Türkiye´nin büyümesi, AB hariç G-20 ve gelişmiş G-20 ülkeleri ortalamasından yüksek gerçekleşecek.

Rusya yüzde 1.7, İngiltere 1.5, ABD yüzde 2.7, AB yüzde 2.3 büyüme sağlayacak.

RAPORDAN

Raporun bir alt başlığında şöyle denildi:

"Politik gerilimler, iklim değişikliği ve siber güvenlik riskleri de küresel görünümü gölgeliyor: Orta vadeli beklentiler, jeopolitik gerilim -özellikle Doğu Asya ve Orta Doğu´da- gereksinim duyulan reformların uygulanmasını riske atabilecek siyasi belirsizliğin artışı nedeniyle kesintiye uğrayabilir. Ekonomi Politikası gündemi, bazı ülkelerdeki (örn. Brezilya, İtalya ve Meksika) seçim sonuçlarından da etkilenebilir. Göçmen krizlerine kaynağında yönelmede ve alıcı ülkelerdeki göçmenlerin entegrasyonundaki başarısızlık sosyal gerilimleri artırabilir. Hava koşullarındaki son aşırı gelişmeler, büyük insani ve ekonomik maliyet etkisi yapabilecek olayların riskine işaret ediyor -iklim değişikliği düşük gelirli ülkeleri farklı şekilde orantısız etkileyebilir, siyasi istikrarlarına ve küresel ekonomide entegrasyon beklentilerini zarara uğratabilir. Sonuç olarak siber güvenlik riskleri birbirine bağlı küresel finansal bir sistemde istikrarsızlığı tetikleyebilir."

/resimler/2018-3/16/1238552336715.jpg

TÜRKİYE EZBER BOZDU

Özellikle gelişmiş ülkeler için orta vadeli büyüme tahminlerinin, krizden önceki on yıl boyunca ulaşılan seviyeye göre düşük kaldığını anlatan IMF şöyle devam etti:

"Yükselen ekonomilerin çoğuna zıt olacak şekilde, şu andaki tahminler, G-20 gelişmiş ekonomilerinin çoğu için, orta vadede GSYH artışında bir düşüş öngörüyor. Bu; Büyük Buhran ve avro bölgesi borç krizi yaşanmamış ve GSYH´ların 2007-17 döneminde, kriz öncesi eğiliminde büyümüş olması durumunda ulaşılabilecek varsayımsal seviyelerin oldukça altında kalan GSYH seviyesine karşı geliyor. Bu; resesyonları sık sık üretimde büyüme oran ya da seviyesinde kalıcı düşüşlerin izlediği şeklindeki araştırma bulgularıyla uyumlu. Sadece büyüme potansiyelindeki farklılıkları değil; şoklar, ekonomi politikası için ortam ve makroekonomik politika çerçevesindeki değişiklikleri de yansıtacak şekilde, kriz sonrası deneyim 2017´de G-20 ülkeleri için çeşitli olsa da gelişmiş ekonomilerde GSYH, bu varsayımsal eğilim seviyesinin ortalama yaklaşık yüzde 15´i seviyesinde düşük, yükselen ekonomiler ise ona yakın noktada kaldı. Tek tek G-20 ülkeleri arasında Arjantin, Almanya, Hindistan, Endonezya ve Türkiye, 2017´deki varsayımsal eğilime ulaştı ya da onu aştı."

Raporda artan borç ve finansal hassasiyetlerin üzerine gidilmesi gerektiği belirtildi Çin, Güney Kore ve Türkiye´de aşırı kredi büyümesinin sınırlandırılması gerektiği kaydedildi. Raporda "Hem mikro, hem de makro ihtiyati önlemler yoluyla hızlı borç artışının üzerine gitmek için ortam var (Çin, Kore, Türkiye)." denildi.

/resimler/2018-3/16/1239174837154.jpg

 

Kaynak:EKO_Hab