Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v.) dünyayı teşrif ettiği gün olan Mevlidi Nebi’yi idrak ediyoruz. Bu gece Müslümanlar için bir mutluluk; Peygamber Efendimizin örnek şahsiyetini, ahlakını, adalet ve merhamet anlayışını bir kez daha özümseme vesilesidir. Ümmeti olma şerefine eriştiğimiz rahmet Peygamberi, bizlere, sosyal ilişkilerden adalete, ticaretten insan haklarına kadar hayatın tüm alanlarında yol göstermiştir. İnsanlığın en karanlık dönemlerinden biri olan cahiliye devrinde, zulüm, haksızlık ve adaletsizlikle örülü toplumsal yapıyı adalet, merhamet ve hikmetle aydınlatmış; insanlığa rehberlik etmiştir. Ne acıdır ki, Peygamber efendimizin mücadele ettiği cahiliye devrinde yaşananların benzerlerine bugün de şahit olunmaktadır. İnsanlıktan nasibini almamış şer odakları, günümüzde de her türlü zulmü sürdürmekte; masumların canına kastetmektedir. Peygamberimiz “Bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle; buna gücünüz yetmezse dilinizle değiştiriniz; buna da gücünüz yetmezse kalben buğz ediniz” diyerek, kötülüğe karşı ne yapılması gerektiğini insanlığa öğütlemiştir. Bugün özellikle Gazze’de yaşanan vahşet, İslam âleminin ve insanlığın, bu ölçüye ne derece riayet ettiğini açıkça göstermektedir. Zulme karşı durmak, en azından gönülde bir itiraz ve vicdani bir tavır geliştirmek, her insanın sorumluluğudur.
Bu duygularla, aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin Mevlid Kandilini en hasbi duygularımla tebrik ederim. Bu müstesna gecede edilen hayırlı duaların, dünya üzerinde yaşanan zulümlerin sona ermesine, yeryüzünün barış ve esenliğe kavuşmasına vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ederim.