MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP, parlamenter sistemin revize edilip reforma tabi tutularak devamından yanadır. Ancak milletimize görüş sormanın, fiili çelişkiyi sona erdirmeyle ilgili müdahil olmasını istemenin hiçbir mahsurlu ve sakıncalı tarafını
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Dedim ki Türkiye´deki fiili durum çözülmelidir. Ülke yönetimi Anayasaya uygun değildir. Biz ne dediğimizi biliyoruz. Sayın cumhurbaşkanı fiili başkanlık yapıyor. Bu durum anayasaya aykırıdır. Başkanlığı saraya altın tepsi içinde sunduğumuz söylediler. Söz biliyorsanız söyleyin, bilmiyorsanız susun adam sansınlar. Biz millete gitmekten korkmayız. Millete sormanın hiç bir mahsuru ve sakıncası yok" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP, parlamenter sistemin revize edilip reforma tabi tutularak devamından yanadır. Ancak milletimize görüş sormanın, fiili çelişkiyi sona erdirmeyle ilgili müdahil olmasını istemenin hiçbir mahsurlu ve sakıncalı tarafını da görmeyecektir" dedi.
MHP lideri Devlet Bahçeli, grup toplantısında konuştu. Bahçeli´den satır başları şöyle:
"Önüne geleni kapan, ardına geleni tepen, işine geleni öven sütü ve soyu karmakarışık olanlar milletimizi anlayamayacaklardır. Türk deyince yüzü asılan, nefesi daralan, dili damağına yapışan batılın yedekçileri ölüm kusmak için yarış içine girmişlerdir.
Bunlar zulmü egemen kılabilmek için, yaylım ateşinden vazgeçmemiştir. Terörizm bu çerçevede kullanıma gelmiştir. Zalimler terörle tükeneceğimizi sanıyorlar. Pes edeceğimizi, geri çekileceğimizi düşünüyorlar. Bu nedenle insani değerlerini tamamen aldırmış piyonlarla saldırıyorlar. Çok şükür bu aziz milletin şehitler tepesi boş değildir. Şehitler kervanına katılan evlatlarımız oldukça Türkiye sapasağlam duracaktır.
Şehit haberleri hepimizi kahretmektedir. 9 kahramanımız geçen hafta şehit olmuştur. Terörizmle mücadele süreci ne kadar acı ve maliyetli olsa da dayanacağız, düşman kuşağını yaracağız; başka seçeneğimiz yoktur. Terörün panzehiri, birlik ve dayanışmanın canlı tutulmasıdır. Türk milletini bölme, Türk vatanını bölüşme hayali kuranların hevesi kursaklarında kalacaktır. Türk milleti aslından, neslinden, kökünden, kültüründen kopmayacak, koparma çabasında olanlara da asla göz açtırmayacaktır.
Ülkemiz bekaa düzeyinde risk ve tehditlerle karşı karşıyadır. Türkiye´nin de içinde bulunduğu geniş coğrafyalar diken üzerindedir. Küresel senaristlerin yoğun uğraş ve faaliyetleriyle Ortadoğu tümden kilitlenmiştir. Mezhep kamplaşma devasal coğrafyayı karanlığa gömmüştür. Suriye´nin dümeni bozuktur. Halep feryat figan içinde kan ağlamaktadır.
Hastaneler, yardım konvoyları hedef alınmaktadır. Devasal kültür merkezi vandalların yağma ve talanına katılmıştır. Halep´in baskı ve zulümden kurtulması acil ve zorunludur. Meseleye bakışımız yabancıların bakışı gibi olamayacaktır. Halep´in kader çizgisiyle, Anadolu´nun istikbal rotası ayrı ve uzak değildir. Kaderimiz örtüşmektedir.
Halep emniyette değilse, Gaziantep tehdit altındadır. Türkiye´nin komşu ülkelerde yaşanan savrulmalara müdahil olması kaçınılmazdır. Tam tersi durum ülkemizi daha pasif hale sokacaktır. Dünyanın diğer ucundan Ortadoğu´ya kalkıp gelen ülkelerin, Türkiye´nin çağrı ve taleplerine kulak tıkaması işgüzarlıktır. Komşu ülkelerin geleceklerinin tayin yetkisini kendisinde gören aymazlar, zalimler kafilesidir. Ortadoğu´da hesap yapan, çetele tutan, kanlı ambargo tutan malum ülkelerin sahtelikleri, yalanları bardağı çoktan taşırmıştır. Bunlar İslam alemine fitne aşılamıştır.
İslam toplumlarının artık Haçlı projelerinin ablukasından sıyrılıp belini doğrultması elzem hale gelmiştir. Bölge halklarının geleceği buna bağlıdır. Türkiye´nin içe kapanması mümkün olmadığı gibi doğru da değildir. Sorumluluklar, ABD istedi, Almanya buyurdu, Fransa zorladı diye yok sayılmayacaktır. Belirlenmiş yüksek ve milli siyaset duruşunu coğrafyadan alır. Son vatanımızda yaşıyor olmamızın bir jeopolitiği vardır.
Bunların çarpıtılması, sadece komşu ülkelerle ilişkilerimizin kesilmesine yol açmayacak, vatanımızı kaybetmemize sebep olacaktır. Misaki Milli muhteşem dirilişin belgesidir. Geri çekilme akışına son vermek için Misakı Milli´nin kaleme alındığı bir gerçektir. Türkiye bu şuura sahip oldukça Şam´la, Halep´le, Musul´la, Kerkük´le ilgilenecektir. Kanadımız kolumuzu tahrip ettiler taarruzla cevap verdik. Hayallerimiz bir oldu özlemlerimiz bir, kıblemiz bir oldu inancımız bir. Elifi görse mertek sananların bunları idrak etmesini beklemiyoruz. İfadelerimizi millet sahiplensin, Türkiye´yi yönetenler bilsin bize yetecektir. Daha önce söyledim, anlamlandırmada güçlük çekenlere tekrar hatırlatıryorum. Misakı Milli mülkü millettir.
Uzun bir süredir konuşulan Musul operasyonu devreye alınmıştır. 2 yıla aşkın süredir Musul canilerin kontrolündedir. Gözü dönen bayraklarında siyahlık kadar gönülleri kararan teröristler Musul´a kastetmiştir. Türkiye´ye karşı ileri geri konuşan Irak Başbakanı İbadi, ilk saatlerinde zafer vaktinin geldiğini duyurmuştur.
PYD-YPG´ye uzatılan her el, mehmetçiğimize polisimize atılan bomba sıkılan kurşundur. ABD´nin buna hakkı yoktur.
BAŞKANLIK AÇIKLAMASI
"Geçen haftaki grup toplantımızda yeni anayasa değerlendirmesi tartışılmıştır. Başkanlık sistemine destek verip vermediğimiz gündemi işgal etmiş, niyet okucuları niyet okumuştur. Bereket versin biz ne dediğimizin bilincindeyiz. Türkiye´de fiili bir durum vardı ve bu çözülmelidir dedim. Sayın Cumhurbaşkanı fiili başkanlık yapmaktadır. Ya Cumhurbaşkanı başkanlık yapmaktan vazgeçsin ki bizim için doğru olan budur. Bunları anlamayan varsa heceleye heceleye alfabeyi öğretmeye hazırım.
AKP´nin başkanlık sistemiyle ilgili inadı sürecekse, o zaman karşınıza iki seçenecek çıkacaktır yorumunu yaptım. Bir anayasa hazırlığı varsa, anlaşılan maddelerle TBMM´ye getirmelidir. Bu anayasa değişiklik teklifi TBMM Genel Kurulu´nda ya 367´yi aşacaktır, ya da 330´un üzerinde kalarak referanduma sunulacaktır. Bunun üzerine komut almışçasına sırayla saldıranlardan öylesine sözler duyuldu ki şaşırmamak imkansızdır. ´Stepne´, ´baston´, ´kurtarıcı meleği´ dediler. Bindiğimiz dalı kestirdiğimizi uydurdular.
AKP´ye pas verdiğimizi dillerine doladılar. Ahmak ata binerse bey oldum sanırmış. Şalgam aşa girerse yağ oldum sanırmış. MHP´nin ne dediği bellidir. Hükümet sistemi üzerinde yapılan tehlikeli oyunlar, rejim krizine dönüşecektir. Ya fiili durum düzelsin, ya da fiili durum hukuki durum kazansın anayasa ihlalleri son bulsun.
Biz ezelden ebede Hakkın yolunda, milletin yanındayız. Halkın partis olduğunu söyleyen CHP niye celalleniyor. HDP´nin aparatı, PKK´nin sim kartı olurken bir şey olmuyor da, biz bir teklifle gelince mi kıyamet kopuyor. Araba devrildikten sonra yol gösteren çok olurmuş. Demirin tavında dövüleceğini söylüyoruz.
Hukuksuzluğun bir devlet kaybına yol açabileceğini vurguluyoruz. CHP´li sözcülere ekran ve televizyonda saldırgan tutum takınanlara ne desek boş. CHP ve yandaşları düğüne giderler zurna beğenmezler, hamama giderler kurna beğenmezler. Bunlar MHP´yi tanımıyorlar, bilmiyorlar. Bölücüler, kendilerine aydınlıkçı diyenler birbirlerini göre göre duya duya zifte bulanmıştır.
CHP´nin bu tuzağa düşmesi siyasi geçmişine haksızlıktır. İçleri çıpıt çarşısına dönenlerden öğrenecek bir şeyimiz yoktur. Şartlar oluşursa aziz milletimize sorunların çözümü için müracaat etmekten vazgeçmeyiz. Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın. Gerekirse zahmet çekeriz, çileye katlanırız. Türkiye´nin siyasi istikrarı için üzerimize düşeni yaparız. MHP mevcut sistemin revize edilmesinden yanadır."