MHP´li İsmail Ok, kanun teklifiyle ilgili olarak, "Eğer bu tecavüz olaylarının, gözümüzden sakındığımız çocuklarımızın, evlatlarımızın bu vahim olayları yaşamasını istemiyorsak, hunharca kadınlarımızın, kızlarımızın katledilmesini istemiyorsak bu kanun te
MUTLAKA HAYATA GEÇİRMEK ZORUNDAYIZ
Kanun teklifiyle ilgili konuşan İsmail Ok, "Çocuklarımıza tecavüz edildiği zaman ya da hunharca bacılarımıza, kızlarımıza ve kadınlarımıza tecavüz edildiği veya öldürüldüğü zaman ağlamak istemiyorsak bu kanun teklifini mutlaka hayata geçirmek zorundayız." dedi. Ok, sözlerine şöyle devam etti: "Tek kelime ile söyleyecek olursak bu hasta olan bu kişileri tıp hastalık kabul ediyor, bu hasta olan kişilerin hadım edilmesi. Bizim önerimiz budur. Bu konu ile ilgili kanun teklifi hazırladık. Bu kanun teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi´ne 14 Nisan 2016 tarihinde verdik. Türkiye Büyük Millet Meclisi kayıtlarına geçmiştir. Eğer bu tecavüz olaylarının, gözümüzden sakındığımız çocuklarımızın, evlatlarımızın bu vahim olayları yaşamasını istemiyorsak, hunharca kadınlarımızın, kızlarımızın katledilmesini istemiyorsak bu kanun teklifinin mutlaka hayata geçmesi gerekir."
10 YILDA 250 BİN ÇOCUK CİNSAL İSTİSMARA UĞRADI
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, Türkiye Büyük Millet Meclisi´nde basın toplantısı düzenledi. 2002 yılında ayda 175 yılda sadece 2 bin 100 çocuk cinsel istismar vakası yaşanırken 2014 yılında ayda 650 yılda ise 7 bin 800 çocuk cinsel istismar vakasının adli tıp kayıtlarına geçtiğini belirten Ok, "Son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı 250 bine ulaşmıştır." dedi. Ok, cinsel saldırı suçlarının neredeyse yüzde 50´sinin çocuğa yönelik suçları oluşturduğunu vurguladı.
TÜRK MİLLETİNİN VİCDANI HADIM EDİLMELERİNİ SÖYLEMEKTEDİR
Bu konu ile ilgili bir kanun teklifi hazırladığını anlatan Ok, "Yüce Türk milletinin kahir ekseriyetinin vicdanına tercüman olacağına inandığımız bu kanun teklifine Meclis´te bulunan bütün siyasi partilerin, siyasi kimlikleri, düşünceleri ve duruşları ne olursa olsun destek vereceklerine inanıyorum. Çocuklarımıza tecavüz edildiği zaman ya da hunharca bacılarımıza, kızlarımıza ve kadınlarımıza tecavüz edildiği veya öldürüldüğü zaman ağlamak istemiyorsak bu kanun teklifini mutlaka hayata geçirmek zorundayız. Tek kelime ile söyleyecek olursak bu hasta olan bu kişileri tıp ´hastalık´ kabul ediyor, bu hasta olan kişilerin hadım edilmesi. Bizim önerimiz budur. Bu konu ile ilgili kanun teklifi hazırladık. Bu kanun teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi´ne 14 Nisan 2016 tarihinde verdik. Türkiye Büyük Millet Meclisi kayıtlarına geçmiştir. Eğer bu tecavüz olaylarının, gözümüzden sakındığımız çocuklarımızın, evlatlarımızın bu vahim olayları yaşamasını istemiyorsak, hunharca kadınlarımızın, kızlarımızın katledilmesini istemiyorsak bu kanun teklifinin mutlaka hayata geçmesi gerekir. Bunu dünyada uygulayan başka örnekler de var. Başta Amerika olmak üzere Amerika´daki eyaletlerde bu kanun daha doğrusu hadım olayı uygulanmaktadır." şeklinde konuştu.
İŞTE O KANUN TEKLİFİ
MHP Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, Meclis´e 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri İnfazı Hakkında Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin bir kanun teklifi verdi. Ok´un teklifi, 13 Aralık 2014 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108´nci maddesinin başlığına ´mükerrirlere´ ibaresinden sonra gelmek üzere ´özel tehlikeli suçlara´ ibaresi ve maddeye ilişkin fıkranın eklenmesini içeriyor.
Ok´un teklifi şu şekilde: "Cinsel saldırı suçundan ve çocukların cinsel istismarı sucundan ve reşit olmayanlara cinsel ilişki suçunun nitelikli halinde hapis cezasına mahkum olanlar, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde testosteron etkisini önemli ölçüde azaltıcı tedaviye tabi tutulabilirler. Tedavi amaçlı programlara katılmakla yükümlü kılınabilirler. Suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesi dışında başka bir yerde ikametle yükümlü kılınabilir. Bu kişilerin ayrıca mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan, çocuklarla bir arada olması gerektiren bir ortamda çalışmaktan, çocuklarla ilgili bir meslek icra etmekten yasaklanmasına hükmolunur. Yasaklama kararı hükmün kesinleşmesiyle uygulanmaya başlanır ve cezanın tümüyle infazından itibaren yedi yıl süreyle devam eder. Cezanın infazı tamamlandıktan sonra bu madde hükümlerine göre kendisine yüklenen yükümlülere denetim süreci zarfında aykırı hareket eden kişi, infaz hakiminin kararı ile zorlama hapsine tabi tutulur. Zorlama hapsinin süresi otuz günden az ve ihlalin tekrarı halinde iki yıldan fazla olamaz."
Kaynak:Bengü Türk