"SURİYE´DE YENİ BAŞTAN BİR ÜLKE KURMAK GEREKLİ"
Prof. Dr. Celâlettin Yavuz, Arap Baharı sürecinin ardından Suriye´de başlayan savaştan bahsederek konuşmasına başladı. Dr. Serdar Erdurmaz ile birlikte yazdıkları ?Arap Baharı ve Suriye? isimli kitabına da değinen Yavuz, Suriye için genel durum değerlendirmesi yaptı. Yavuz, Suriye Savaşı´nda insan kayıplarının ve göçlerin yüksek rakamlara ulaştığını ifade ederken mücadelenin devam ettiği şehirlerin harap olduğuna, ülkede eğitim ve sağlık alt yapılarının çökmüş olduğuna dikkat çekti. ?Suriye için bir gelecek düşünüldüğünde neredeyse en baştan bir ülke kurmak gerekiyor? diyen Yavuz, İsrail, Ürdün, Irak, İran, Rusya ve ABD gibi ülkelerin de Suriye´ye yönelik politikalarından bahsetti. Yavuz, Rusya´nın Esad rejimine zaten mühimmat verdiğini fakat Eylül 2015´ten beri hava desteği de sağladığını belirtti. ABD´nin Suriye politikasının dalgalanmaya sahip olduğunu söyleyen Yavuz, ABD´nin ne yapmak istediğinin belli olmadığını, IŞİD´e karşıymış gibi göründüğünü ama bundan çıkarının ne olduğunun bilinmediğini ifade etti. Yavuz, Trump´ın ABD başkanı olarak göreve gelişinin bazı ilginç taraflarına değindi ve ABD´nin Rusya ile uzlaşma durumunda dahi bölgeden çekilmeyeceğini söyledi.
"TÜRKİYE IŞİD´İ DESTEKLEMEDİ"
Yavuz, Türkiye´nin baştan beri B planı eksikliğine dikkat çekerek, ?Ne olursa olsun, yeter ki Esad gitsin? mantığıyla hareket edilmesini eleştirdi ve Esad´ın Arap Baharı´ndan önce de diktatör olduğunu ifade etti. Türkiye´nin IŞİD´e silah yardımı iddialarına itimat etmediğini söyleyen Yavuz, bu iddianın başta Türk devlet felsefesine aykırı olduğunu vurguladı.
Suriye Savaşı´nın özgünlüğünden bahseden Yavuz ?Ne vesayet savaşı ne de iç savaş diyebiliyoruz? dedi. Yavuz, Özgür Suriye Ordusu´ndan ve içindeki sekiz, dokuz gruptan bahsetti. Fırat Kalkanı Harekâtı´na değinen Yavuz, Fırat Kalkanı Harekâtı´nı tek başına Türk Silahlı Kuvvetleri´nin yapmadığını söyledi. Yavuz, Özgür Suriye Ordusu´nun çok dağınık olduğunu, düzenli bir ordu olmadığının altını çizdi. Yeni bir sürece girildiğine değinen Yavuz, Esad rejimiyle anlaşma sağlandığı takdirde muhaliflerin durumunun ne olacağının belirsiz olduğunu ifade etti.
"FIRAT KALKANI CAN HALATI OLDU"
Yavuz, Türkiye´nin en başından IŞİD´e karşı önlemler alabileceğini, çok daha farklı yöntemlerle mücadele edilebileceğini söyledi. Bu mücadelenin başında istihbarat ve diğer ülkelerle işbirliğinin geldiğine dikkat çeken Yavuz, bunun sebebini IŞİD´in küresel bir örgüt olduğuna bağladı. Yavuz, ?Küresel örgütlerle mücadele ediyorsanız küresel destek almalısınız? dedi. Türkiye´nin Suriye politikasında iki önemli noktaya dikkat çeken Yavuz, bunlardan birincisinin sığınmacılar konusu olduğunu söyledi. Yavuz, sığınmacıların Türkiye´ye girişinin daha düzenli olabileceğini fakat o insanları sınırdan sokmama gibi bir keyfiyetimizin, insanlık dışı bir hareketimizin olamayacağını ifade etti. Diğer noktayı Fırat Kalkanı Harekâtı olarak açıklayan Yavuz, Fırat Kalkanı Harekâtı´nın Suriye politikasında adeta tutunduğumuz can halatı olduğunu belirtti. Yavuz, Fırat Kalkanı Harekâtı´nın iki önemli politik hedefinin olabileceğine dikkat çekerken bunlardan ilkini ?PYD, YPG´nin terör koridoru açmasının önüne geçilmesi? diğerini de ?Fırat Kalkanı Harekâtı´nda ele geçirilen toprakların Suriye Türklerinin tapusu olması sebebiyle, bu toprakların Suriye Türkleri lehine korunabileceği? olarak açıkladı.