Üniversitelerde eğitim gören PKK´lı öğrenciler, son günlerde kanlı eylemlerine hız verdi. Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi´nin hayatını kaybettiği olayda polise ateş edip kaçarken görülen PKK´nın gençlik yapılanması YDG-H üyesi Mahsun Gürkan´ın Dicle Üniversitesi´nde Okul Öncesi Öğretmenliği okuduğu tespit edilmişti. Yine olayın yaşandığı Sur ilçesinde güvenlik önlemleri alan polis ekiplerine silahlı saldırıda bulunan ve kaçarken öldürülen Güler Eroğlu´nun da Hacettepe Üniversitesi´nde Arkeoloji Bölümü´nde okuduğu ortaya çıkmıştı. Bu hain eylemlerle PKK´nın ve diğer kanlı örgütlerin üniversite yapılanmaları yeniden gündeme geldi.
TOLERANS VAR
Öğretim Elemanları Sendikası (ÖĞESAN) Başkanı Vahdet Özkoçak, üniversite yönetimlerine seslenerek üniversitelerde artık radikal kararların alınması gerektiğini söyledi. Üniversitelerin içinde PKK sızmalarının her geçen gün arttığını ifade eden Özkoçak, ?Üniversitelere bakan, başbakan veya cumhurbaşkanı düzeyinde bir ziyaret gerçekleştiğinde onlara suikast teşebbüsünde bulunabilirler ancak devlet görevlilerimiz çok iyi korunduğundan dolayı planlarını uygulamaya sokamazlar. Devlet görevlilerimiz olmasa da bürokratlarımıza ve diğer yetkililere o namlu doğrultulabilir? dedi. Özkoçak, sürekli yasadışı eylem yapan öğrenciye gösterilen toleranstan dolayı üniversitelerin bu duruma geldiğini anlattı.
ÖLÜM MALZEMELERİ
Alperen Ocakları Genel Başkanı Ahmet Tarık Sarı ise ?Geçmişten bu yana PKK´nın üniversitelerde yapılanmaları mevcut ve çok güçlü. Üniversitede okuyan PKK´lı öğrenciler, üniversitelere çok rahat kesici ve delici aletler sokabiliyorlar. İzmir´de Fırat Çakıroğlu´nu da kimin ne şekilde şehit ettiğini gayet iyi biliyoruz. Devlet bu tür yapılara izin vermemeli. Terör ile ilişiği olan kişileri hemen okuldan uzaklaştırması gerekiyor. Gerekli önlemler alınmalıdır? diye konuştu.
İDEAL GENÇLİK İÇİN...
Anadolu-Eksen, Anadolu-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Mustafa Güçlü de üniversitelerin her konuda ideal bir gençlik yetiştirmeye yönelik faaliyet gösteren kurumlar olması gerektiğine değindi. Güçlü, şu anda üniversitelerin arzu edilen çıtanın altında faaliyet gösterdiklerini belirterek, yüksek öğretim kurumlarının kendilerine çeki düzen vermeleri ve kaliteli gençliğin yetiştirilmesi için çalışılması gerektiğini önerdi. Bunun dışındaki çalışmaların sağlıklı sonuçlar vermeyeceğini bildirdi.
Vahdet