TBMM´nin açılış töreninde 24 yıl önce yaşanan yemin krizinin bir benzeri yaşandı.
HDP Ağrı milletvekili Leyla Zana yemin metnini dışına çıkarak Kürtçe konuşması üzerine geçici başkan Deniz Baykal yeminin tekrar etmesini istedi. Ancak Zana ikinci kez kürsüye çıkmayarak yeminini tekrar etmedi.
1991´de, Milletvekilliği yemin töreni sırasında Leyla Zana Meclis kürsüsünden ilk kez Kürtçe bir cümle sarf etmişti ve Meclis´te krize dönüşmüştü. Zana bugünkü Meclis töreninde yine yeminine başlamadan önce Kürtçe konuştu. TBMM Başkanı Deniz Baykal müdahale ederek yemini tekrarlamasını istedi. Ancak Zana tekrar kürsüye dönmedi.
1991 yılında Leyla Zana kürsüden ?Yaşasın halkların kardeşliği´ cümlesini Kürtçe olarak söylemişti. Bu kez de Zana yeminine başlamadan önce Kürtçe olarak ?Kalıcı ve onurlu bir barış umuduyla? dedi.
Leyla Zana, TBMM´deki yeminini "Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim." demek yerine "Türkiye milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim." şeklinde bitirdi. Zana, 2011´deki Meclis´teki milletvekili yemin töreninde de yine ?Türkiye milleti´ ifadesini kullanmıştı.
Baykal, yeminden hemen sonra başkanlık kürsüsünden Zana´yı tekrar yemin etmeye davet etti. Ancak Zana hiç arkasını dönmeden salondan ayrıldı.
Baykal da bunun üzerine milletvekilliği yemini metninin olduğu gibi okunması gerektiğini söyledi. Baykal´ın bu sözleri üzerine milletvekillerinin ailelerine ayrılmış olan izleyici locasından yoğun alkış ve tezahürat geldi. Bu kez de Baykal izleyicilere uyarıda bulunarak iç tüzük gereği sessizce izlemeleri gerektiğini anlattı.
1991 YILINDA NE OLMUŞTU? ÇOK TARTIŞILAN YEMİN KRİZİ
6 Kasım 1991... TBMM´deki olaylı yemin krizinde sıra Diyarbakır´a geldiğinde kürsüye çıkan Diyarbakır milletvekili Leyla Zana, yemin ettikten sonra "Bu yemini Türk ve Kürt halklarının kardeşliği için yapıyorum" anlamına gelen Kürtçe sözler sarf edince Meclis karışmıştı.
YAKA PAÇA TUTUKLANDILAR
1994... DEP milletvekili iken terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle önce milletvekilliği düşürülen Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak, Orhan Doğan, göz altına alınarak 11 yılını cezaevinde geçirmişti.
HABERTURK