Bugün, 23 Kasım 2024 Cumartesi

İhsan Yelken


BAŞIN SAĞOLSUN TÜRKİYE'M...

Kara haber yurdun her köşesinden duyulur duyulmaz, ağıtlar yükseldi. Dalga dalga imdat sesleri tüm yurdu sardı. Tüm eller "Allah'ım canları sen koru" diye havaya kalktı.


   Ülkemizin maruz kaldığı son yüzyılın felaketi deprem, Türk Milletini yasa ve üzüntüye boğdu. Sabaha karşı saat 04:17'de gelen felaket, 10 il, 350'den fazla ilçe ve binlerce köyü etkiledi. Çok üzgünüz. Acımız fazla, can kaybımız çok daha fazladır. 

  Kara haber yurdun her köşesinden duyulur duyulmaz, ağıtlar yükseldi. Dalga dalga imdat sesleri tüm yurdu sardı. Tüm eller "Allah'ım canları sen koru" diye havaya kalktı. 

  Yurdumuzun her köşesindeki insanlar ayağa kalktı. Bir seferberlik niyetine deprem bölgesine koştu. Sadece canını götürmedi. Ne lazım olacaksa onu da aldı yanına. Sonra bir yardım kampanyası başlatıldı. Yurt içi ve yurt dışı kampanya büyüdü, adeta her türlü malzeme akmaya başladı. Depremzedelere faydalı olabilecek, yemek, barınma, ısınma, giyim, temizlik, ulaşım... vs. ile ilgili akla gelmeyecek çeşit ve miktarda malzeme aktı, sel oldu Allah bu millete zeval vermesin.

  Türk Milleti birlik ve beraberliğin değerini bilen bir millettir. Birinin başına gelen bir olayı, kendi başına gelmiş kabul eder. Birinin neşesine iştirak ettiği gibi acısını da içinde hisseder, paylaşmasını bilir. Depremde de aynısını yaptı. Bugün o bölgede olan deprem yarın bizim bölgede olmayacağı ne malum. Onun için deprem bölgesine tüm varlığı ile koştu. Elinden geleni yaptı, gücüm yetmez diye geri durmadı emeğini esirgemedi. İyi günde biriz acı günde de biriz, beraberiz, acımız da bir, neşemiz de birdir düsturu ile koştu.

  Hava şartları ağır, her taraf kar, buz. Bölgede elektrik, su ve doğalgaz yok. Telefonlar yetersiz kalıyor. Ağır şartlar içinde depremin yerinin tespiti bile zor. Buna rağmen çok kısa sürede derlenip, toparlanıp yola çıkıldı. Bilahare tüm devlet oradaydı. Cumhurbaşkanı, bakanlar, valiler, kaymakamlar... görev yerindeydi. İyi bir organize ile tüm kurtarma ekipleri, AFAD, KIZILAY ve resmi ve sivil tüm kurum ve kuruluşlar kısa sürede tüm malzemeleri ile görev başındaydı. İlk günün belirsizliği giderildikten sonra tüm sevk ve idare, dağıtım, yemek ve her türlü hizmet kurallarına göre yapılmaya başlandı.

  Böyle büyük bir felaket karşısında yetersiz ve aciz kalınan durumlar olmadı mı? Elbette vardır, fakat gayretin doğruluğu, samimiliği anlaşılırsa yapılan hatalar görülmez hoş karşılanır.Yıkım o kadar büyük ve geniş alanda oldu ki, organize etmek, her olaya hakim olmak mümkün olmayabilir. Bilinen bir gerçek var ki, o da Türk Milletinin canla, başla kurtarma faaliyetine iştirak etmesidir.Deprem yerine gidememiş olsa bile kalbinin orada atmasıdır...

  Bu büyük felakette, sosyal medya sayfalarında ve bazı tv. kanallarında, insanlarımızın mağduriyetlerini istismar ederek, devlete güven duygusunu sarsmak, bireyleri yalnız ve biçare olduğunu hissettirip ortamı germek,  kaos ortamına sürükleyerek rant sağlamak istediler. Fakat halkımız artık uyandı, yapmacık oy avcılığı ile samimi ve candan hizmet edenleri ayırt ediyor ve prim vermiyor...

  Tüm temennimiz, yurdumuzun üzerinden deprem ve her türlü afetlerin gitmesidir. Bu vesile ile hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa dilerim. Yakınlarını kaybedenlerin ve Türk Milletinin başı sağolsun.

  Yeniden görüşmek dileği ile...

   İhsan YELKEN.

16.4°