Değerli okur.
Millet olarak başka hiçbir millete benzemeyiz. Allah muhafaza benzememekte lazım?
Köhnemiş ve çürümüş cahiliye dönemini sonlandıran, İslam´ın feyzi ile bizleri şereflendiren, Hz, Muhammed (sav) efendimizin ümmeti olmayı nasip eden Hz. Allah´a hamd ü senalar olsun.
Atalarımız Türk İslam ahlakı ile yüz yıllarca insanoğluna, yani medeni diye tabir edilen ama gerçekte zalim ve acımasız sömürgeci toplumlara hak, hukuk, adalet, vicdan, merhamet, sevgi ve hoşgörünün en güzel örneği olmuştur,
İslam´la şereflendiğimiz günden bu yana yeryüzünde meydana gelen her felakette ve her doğal afette, yardıma muhtaç duyulan her konuda devletimiz ve milletimiz bir bütün olmuş yardım seferberliği başlatmıştır. Hak ve adalet gözeten yardımsever asil ve yüce bir milletin şerefli mensupları olduğumuzu her fırsatta bütün cihana karşı ortaya koymuştur.
Tarih boyunca millet olarak mazlumlara, kimsesizlere, yetime, öksüze, fakire, fukaraya ve ihtiyacı olan her insana din dil ırk mezhep bölge ve coğrafya ayrımı yapmadan her daim kol kanat germiştir. Yardıma muhtaç olan her insana uzanan şefkat eli yardıma koşan büyük bir millet olarak bilinmiş ve öylede kabul görmüştür.
Bizler için bu gurur verici ve övünç kaynağı iken maalesef atalarımızın güzel ahlakını ve geleneklerini İslam´ın bize öğüdü ve emrini görmezden gelenlerin günümüzde sayısının çok fazla olduğu sosyal yardım adı altında yapılan bazı yardımların örf ve adetlerimizle İslam inancımızla ve insani değerlerimizle hiçbir şekilde örtüşmediği ve bağdaşmadığı çok açıktır.
Bazen insanın aklına edep yahu edep demesi geliyor.
Bakıyorsunuz toplumu temsil eden bazı sözde idareci ve yöneticilerin, siyasi parti il ve ilçe başkanlarının, belediye başkanları ve yetkililerinin, bazı STK başkanlarının, meslek oda ve yöneticilerinin ve örneklerini daha da çoğaltabileceğimiz birçok kişi ve kurumun,
Devletin parası imkânı ve olanaklarıyla
Küçük bir öğrenci evladımıza iki kalem bir defter verirken
Öksüz bir çocuğa bir çift ayakkabı verirken
Yetim bir masuma bir mont verirken
Dul bir kadına iki kilo makarna bir kilo salça verirken
Yaşlı bir amcaya üç beş torba kömür verirken,
Engelli bir vatandaşa bir engelli sandalyesi verirken
Koca koca adamlar hiç utanmadan sıkılmadan ar ve hayâ duymadan sosyal medyada paylaşılmak üzere çarşaf çarşaf fotoğraflar yayınlamaktadırlar, övüne övüne hatta sırıta sırıta edepsizce garip guraba fakir ve yoksul vatandaşlarımızı sosyal medyada üç beş beğeni uğruna rencide etmektedirler.
Küçük bir yardım karşılığında bu tür insanların yaptığı, yetimin öksüzün ve yardıma muhtaç insanlarımızın yani kadın çocuk yaşlı demeden vatandaşlarımızı küçük düşürmekte, onurlarını ayaklar altına almaktadır.
Lütfen bir düşünün yardım alan siz olabilirsiniz. Sosyal medyada fotoğrafları ifşa olan anneniz, babanız, eşiniz, kardeşiniz veya bir yakınınız olabilir. Böyle bir durumda siz olsanız nasıl etkilenirsiniz neler düşünürsünüz.
Eminim ki, sizde bu durumla karşılaşmak istemezsiniz.
Toplumun her kesimini sosyal yardımlar yapılırken daha duyarlı olmaya sağ elin verdiğini sol elin görmediği anlayışıyla hareket etmeye davet ediyoruz.
Vesselam?.
