Bugün, 21 Kasım 2024 Perşembe

İhsan Yelken


MUHALEFETİN CUMHURBAŞKANI ADAYI...

6'lı masanın büyükleri CHP ve İYİ Parti arasında taktik savaşları yapılıyor.


   Muhalefet siyasi parti genel başkanlarının oluşturduğu 6'lı masada henüz bir aday üzerinde anlaşma sağlanamadı. Onlara inat TV. Kanalları da, delilsiz, bilgisiz, rotasız aynı arayışlarını sürdürüyorlar.

   Her şeyden önce 6'lı masanın dağılma ihtimali çok zayıftır. Çünkü küçük parti adaylarının kazanma ihtimali listeye girmelerine bağlıdır. Aritmetik hesap ta bir birlerine sarılmalarını gerektiriyor.

   Ortak cumhurbaşkanı adayı üzerinde bir anlaşma sağlandıktan sonra, en zor olan kendi aralarındaki sorunların çözümüne gelecektir. Küçük partilerin, barajı geçip milletvekili çıkartmaları imkansız gibi görünüyor. Kim kimin listesinde yer alacak, kaç kişi kazanabilecek yere konacak faslı, en zor aşamadır. Zor diyoruz çünkü, hemen grup kuracak kadar milletvekili sırası isteyen olduğu gibi, listesine girdiği partinin o il milletvekili adayları için büyük risk oluşturuyor. Yıllarca koştur, çalış, didin kazanacağın zaman getirip önüne yabancı bir adayın ismini yazsınlar. Bu fedakarlığı çok kişi kaldıramaz, bu adayı ikna etmek zor olur.

   6'lı masanın büyükleri CHP ve İYİ Parti arasında taktik savaşları yapılıyor. Meral Akşener'in 'Ben başbakan olacağım' sözü taktik olarak söylenmiş gibi. 'Selahattin Demirtaş ile kahvaltıya hazır olduğunu' söyleyerek HDP'ye göz kırpıp, Ekrem İmamoğlu'nu desteklemesi anlamlı geliyor. Her ne kadar basının 'Mansur Yavaş'a döndü abartmasına rağmen adayının Ekrem İmamoğlu olduğu kanaatini taşıyorum. HDP'nin, 'Meral Akşener ile Mansur Yavaş'a oy vermeyiz', söylemi de, istedikleri adaya yönlendirmek için, planın bir parçası olarak söylenmiş gibi algılanıyor. En sonunda 'kendim için istemedim, Mansur Yavaş dedim olmadı, öyleyse Ekrem İmamoğlu'nda anlaşalım' diyeceğini düşünüyorum.

  Kemal Kılıçdaroğlu ise, adım adım konuşmalarında başkanlığa aday olduğunu açık, seçik ima etti. Sadece bir isminin zikredilmesi kaldı. Kendisini geri dönüşü olmayacak şekilde bağladı. Aday olamamanın riskinin hasarı büyük olacağı görülüyor. Elindeki başkanlık gidebildiği gibi partisini parçalanma riski ile baş başa bırakabilir. Partisinin yarısı kendisini istiyor, İmamoğlu'nu istemeyebilirler.

   Her şeye rağmen birincisi 6'lı masanın en büyük parti genel başkanı olması, ikincisi de tüm faaliyetleri yürütmesi ve kamuoyuyla muhatap olması nedeniyle kanaatime göre Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Adayı olarak çıkarılması hakkıdır diye düşünüyorum.

   Bu iki taktik peşinde olan genel başkanın birinin kırılması söz konusudur. Birisi masaya vuracak ama kim? Sanırım her ikisinin de 'bir çatı aday’ da birleşmeleri zordur. Masanın dağılması, başkanlık iddialarından vaz geçmiş anlamına gelir ki, gönül küskünlüğü olsa da o riske giremeyecekleri anlaşılıyor.

   Sanırım, aday belirlemelerini plan dahilinde geciktiriyorlar. Yaptıkları toplantılarda teferruatla uğraştık gibi cevap verselerdi, adayın ismini geç açıklamada fayda görüyorlardır. Çünkü altı ayrı bir birinden farklı partinin anlaşması zordur. Belirlenen adayın hepsinin istediği görüşü yansıtması daha zordur hatta imkansızdır. Bunun için ne kadar geç açıklanırsa, ondan medet umabilirler. Çünkü, seçim meydanlarında konuştukça bir birine düşenler olacak, küsecekler, istifa edecekler, saçını, başını yolacaklar olacaktır. Bunun için, belirlenen adayın, seçim gürültüsü ve trafiğinde fikrini, düşüncesini açıklamadan seçtirebilirler.

   Fakat muhtar değil, Cumhurbaşkanı seçilecektir. Milletin adayı her yönü ile tanıması gerekir. Her konuda, mesela, Kıbrıs hakkında, çıkarılan petrol ve doğalgaz hakkında, terör ve teröristler hakkında, Suriye, Irak, Libya siyaseti hakkında, Amerika'nın Yunanistan'ı şımartması, Rusya-Ukrayna savaşı hakkında ve tüm milli konular hakkında fikri nedir, neler düşünüyor olduğunu milletin bilmesi şart. Yoksa tanınmadan, fikir ve düşünceleri öğrenilemeden seçilmiş olur ki, bu da büyük bir risk oluşturur.

    Türk Milleti hiç bir riske girmeden tanınmış aday ister, milletini koruyan, kollayan, yurdunu seven, kalkınmasını sağlayıp, yıkmadan, dökmeden yurda huzur getirecek, bereket getirecek, dirayetli aday ister ve ona oy verir, bu böyle biline...

   Yeniden görüşmek dileği ile...

    İhsan YELKEN.

14.6°